1 yorum

17 Temmuz 2008 Perşembe

Yıldızların Altında Gökbilim Kampı Başlıyor!

Bu Cumartesi Bursa-Uludağ'da Uludağ Üniversitesi ve Bursa Nilüfer Belediyesinin Tübitak desteği ile düzenledikleri mükemmel bir içeriğe sahip bilim kampı başlıyor olacak. Bşavurum sonucunda ben de katılmaya hak kazandım; 10 gün boyunca doğanın içinde, yıldızların altında müthiş bir kamp yapmaya hazırlanıyorum.

Projenin sitesinde incelediğim ve bizi bilgilendirdikleri şekliyle etkinlik dolu dolu bir programa sahip. Bilim felsefesi, doğa, gökbilim, amatör gökbilim, biyoloji gibi alanlarda çeşitli oturum ve aktiviteler var. Projenin amaçlarında da "mikro kozmostan makro kozmosa doğaya bütüncül bir bakış kazandırmak" hedefi çok güzel açıklıyor.
Böylesi güzel bir etkinlik planladıkları ve hayata geçirdikleri için ilgiliere çok teşekkür ediyorum!

10 gün süresince blogu güncelleme fırsat bulamayacağımı düşünüyorum. Dönüşte yenilenmiş bir şekilde devam edeceğim!
0
yorum

14 Temmuz 2008 Pazartesi

"Plutoid" Ailesine Yeni Bir Üye

Uluslararası Astronomi Birliği'ndeki yetkililer Pluton konusunda uzun süredir uzlaşamaya dursun, üç yıl önce keşfedilen yeni bir cüce gezegenin isimlendirdiği haberi geldi. Yeni cüce gezegenimizin ismi "Makemake". Türkçe "meki-meki" diye okunuyor. Eski ismiyle 2005 FY9 ve ya 136472, Neptun'ün ötesinde bulunan üçüncü büyük gökcismi Makemake, Uluslararası Astronomi Birliği'nin yeni sınıflandırmasına göre Pluton ve Eris'in de bulunduğu "plutoid" kategorisinde olma özelliğini de taşıyor.

Makemake'nin hayali çizimi (Kaynak STSI)

Makemake 16,7 görünür parlaklığı ile şu anda Pluton'dan sonra Kuiper Kuşağında bulunan ikinci en parlak cisim. Büyük bir teleskop ile Brenices'in Saçları takım yıldızında gözlenebilir.

Spitzer Uzay teleskobunun yaptığı gözlemlerle gökcisminin atmosferinde metan bulunduğu tahmin ediliyor. Gözlem verileriyle cismin büyüklüğü tam olarak bilinemiyor, fakat eldeki verilerle karşılaştırılarak 1500km civarında çapa sahip olduğu düşünülüyor. Makemake'nin etrafında herhangi bir uydu gözlenmiş değil.

Plutoid Mike Brown, Chad Trujillo ve David Rainowitz tarafından 31 Mart 2005 yılında keşfedilmiş ve ilk olarak "Easterbunny" ismi takılmış. Ardından astronomi birliğine "Makemake" ismi önerilmiş ve kabul edilmiş. İsim, güney Pasifik adalarından biri olan Rapa Nui mitolojisinde yaratıcı ve bereket tanrısı olarak bilinen "Makemake"'den geliyor. İsim ile ilgili, kaşiflerden biri olan Mike Brown'ın blogundaki yazıları inceleyebilirsiniz.

Kaynak : UniverseToday
0
yorum

Bir Kümede Farklı Yaşlarda Yıldızlar!

Açık ve kapalı yıldız kümelerindeki yıldızların belirli bir yıldızlar arası gaz ve toz bulutlarından aynı anda oluştukları biliniyor. Benzer maddeden oluştuklarından dolayı bu yıldızların özellikleri de birbirine benzer oluyor. Oluşulan maddedeki yerel yoğunlaşmalar nedeniyle yıldızlar büyüklük olarak birbirinden farklı olabiliyor. Hubble Haber Merkezinin son duyurusunda yer verilen NGC 6791 açık yıldız kümesinde ise farklı yaşlarda üç farklı yıldız topluluğuna rastlandı. Bulgular açık kümelerdeki yıldız oluşumu hakkında teorileri zorlar nitelikte..

Soldaki fotoğraf NGC6791'in yerden alınmış görüntüsü. Sağ üstteki görüntü Hubble ACS ile alınmış daha derin görüntü. Sağ alttaki fotoğrafta genç oludğu düşünülen beyaz cüceler mavi ile yaşlılar kırmızı ile işaretlenmiş. (Kaynak : Hubble)

Hubble Uzay Teleskobu'nun ACS(Advanced Camera Survey) ile çekilen detaylı fotoğraflarda kümede hareketli dönemlerini tamamlamış beyaz cüceler incelendi. Bu beyaz cücelerden bir kısmının 6 milyar, bir kısmı da 4 milyar yaşında olduğu saptandı. İşin ilginç yanı, kümenin geri kalan diğer yıldızların ise 8 milyar yaşında oldukları biliniyor. Yıldızların yaşları konusundaki bu farklılık beyaz cüce oluşumu teorileri konusunda hatalar olup olmadığına dair kafalarda soru işaretleri oluşturuyor.

Aynı yaşta olması gerekirken birbirinden farklı görünen beyaz cüce yıldızlar detaylı olarak incelendiğinde aradaki farkın genç görünen yıldızların diğerlerinden farklı olarak çift yıldız sistemleri olmasından kaynaklandığı tahmin ediliyor. Kümenin uzaklığı ve kameranın çözünürlüğü sebebiyle astronomlar bu yıldızları tek yıldız olarak gözlemişlerdi. NGC 6791'deki yıldızlar arasında çift yıldızlara çok sık rastlanıyor fakat çift sistemler beyaz cüceler arasında ilk kez gözleniyorlar.

Araştırmacılar bu bulgu ile beyaz cüceler arasındaki görünen yaş farklılığı sorununu çözdüler gibi görünüyor fakat diğer yıldızlar ile aralarındaki 2 milyar yıllık farkı açıklayamıyorlar. Bunun için de beyaz cücelerin evrimini yavaşlatan bir işleyiş mekanizması bulmanın peşindeler.

Beyaz cüceler aktif yıldızların yakıtlarını tüketmelerinin ardından geçirdikleri evrede oluşuyorlar. Yakacak maddeleri kalmadığından milyonlarca yıl boyunca soğuyarak az da olsa ışıma yapmaya devam ediyorlar. Beyaz cüceler yıldız kümelerinde ilk yıldızların kalıntıları olduklarından yaş belirlemelerinde sıklıkla başvurulan kaynaklardan birini oluşturuyorlar.

Çalgı(Lyrae) takım yıldızındaki NGC 6791 bize en uzak ve en yaşlı açık yıldız kümelerindne birisi. İçerdiği 10 000'e yakın yıldız ile en kalabalık yıldız kümelerinden birini oluşturuyor.

NGC 6791'in konumunu detaylı olarak gösteren bir fotoğraf (Kaynak : NASA, ESA, A. Fujii, and Z. Levay (STScI) )

Konu ile ilgili sunulan iki akademik makaleye burdan erişebilirsiniz.

Basın duyurusunun orjinal haline erişmek için tıklayınız.
0
yorum

6 Temmuz 2008 Pazar

Bir Temmuz Gözlemi

5 Temmuz gecesi Çerkezköy'de sevgili dostumuz ve benim de en büyük ilham kaynağım olan İshak Bey'in gözlem evinde mükemmel bir gözlem etkinliği ve Gökbilim Forumu buluşması gerçekleştirdik. Katılımcıların yanında getirdikleri teleskoplar ve 14" LX200 ile muhteşem bir gözlem deneyimi yaşadık. Hava bu sefer bizi üzmedi ve küçük fotoğraf denemeleri bile yaptık. 14"'lik ile mükemmel netlikteki halka nebulası(M57), M13 kapalı yıldız kümesi ve Jupiter'in görüntüsü hala gözlerimin önünde.

Planlamamı tamamlayıp bu hafta Gökbilim dergisinde bahsettiğim Gama Işınımı gözlemleri için hazırladığım projemle ilgili olarak İshak Bey'i sık sık ziyaret edeceğim gibi duruyor. Gelişmeleri ve çalışmalarımı burdan yayınlamayı düşünüyorum..

Bu güzel etkinliğe ev sahipliği yaptığı ve her zaman güler yüzüyle astronomi tutkusunu bizlerle paylaştığı için İshak Bey'e tekrar teşekkürler!

Geceden bir hatıra fotoğrafı
0
yorum

4 Temmuz 2008 Cuma

Astronomi Podcast'leri - Temmuz

Bir süre blogtaki yazılarıma ara vermiştim; bu süreyi biraz dinlenmek ve yenilenmek için kullandım... Bugünden itibaren GökGünce'yi ortalama iki günde bir güncellemeyi düşünüyorum. Günlük ortalama 20 tekil ziyaretçi alıyorum bloga, gönül ister ki daha büyük bir kitleye ulaşabileyim; umarım ilerde bu da gerçekleşir. Okurlardan tek istediğim haberler konusunda görüşlerini "yorumlar" kısmına yazmaları. Böylece geri dönüşlerle ben de kendi kendime yazıyormuşum hissine kapılmadan blogu sürekli güncel tutmaya çalışayım..

Konumuza gelirsek, Temmuz ayının başlangıcında yayınlanan bir kaç podcast'i sizinle paylaşmak istiyorum:
  • Ayda iki kez yayınlanan ve en çok beğendiğim Jodcast'te bu ay karanlık madde araştırmaları konuşuluyor. Göz atmak için tıklayınız.
  • Yine karanlık madde ile ilgili bu sefer görsel bir kaynak.. Geçen hafta yayınlanan PBS NOVA ScienceNow serisinde Dark Matter dosyasına göz atmak için tıklayınız.
  • Haftalık yayınlanan AstronomyCast yayınında bir aydır Mars araştırmaları konu ediniliyor. Geçen hafta ve bu hafta ise konu Mars'a insanlı görevler. Göz atmak için tıklayınız.
  • ABC radyosunun haftalık "In Conversation" yayınlarından biri ünlü fizikçi Richard Feynman'a ayrılmış. Feynman'ın kendi sesiyle bir kaç konuşması dinlemeye değer. İlgili bağlantı için tıklayınız.
0
yorum

SN 1006'dan görüntüler

Yukarıdaki fotoğrafta yaklaşık 1000 yıl önce patlaması gözlenmiş olan supernova SN 1006'nın bir kısmını görüyorsunuz. Bugün Bulutsu.org'da da yayınlanan bu ilginç fotoğraf aslında çok daha büyük bir görüntünün parçası. M.S. 1006 yılında beyaz cüce bir yıldızın patlaması ile etrafa yayılan gaz ve toz parçacıkları gökyüzünde 1960'lı yıllarda ilk radyo gözlemlerinde 30 açı dakikası kadar, yani dolunay kadar yer kaplıyordu. Patlama anından itibaren bin yıldır saatte 20 milyon kilometre hızla yayılan supernova kalıntısı şu anda 60 ışık yılı genişliğinde.

Supernova ile oluşan şok dalgaları, etrafa saçılan gaz kümeleriyle etkileşip sıkışıtırdığında yukarıda görüldüğü şekliyle ışıma yapmalarına neden oluyor. Hubble ile elde edilen bu görüntülerde kırmızı renk, bölgedeki hidrojen yoğunluğunu işaret ediyor. Yayınlanan diğer fotoğrafta supernovanın çeşitli dalga boylarında alınmış görüntüleri yer alıyor.

Kırmızı alan radyo spektrumunda, mavi alan ise çeşitli teleskoplarla alınmış x-ışını spektrumunda ışınım bölgelerini gösteriyor.

Hubble Haber Merkezi tarafından yapılan açıklama için tıklayınız.
0
yorum

1 Temmuz 2008 Salı

Gökbilim Dergisi - Temmuz'08 Sayısı Çıktı!

Gökbilim Forumu gönüllüleri olarak çıkardığımız ücretsiz online astronomi dergisi Gökbilim'in Temmuz 2008 Sayısı zengin içeriğiyle yayında. Bu ayki dergide benim hazırladığım "Gama Işını Araştırmalarına Siz de Katılın" ve "Pulsar Çiftinin Yakın Dansı" yazıları da yer alıyor.

Gökbilim Dergisi'ne ulaşmak için tıklayınız.

Derginin tanıtımını üye olduğunuz gruplar üzerinden yaparsanız bu gönüllü çalışmadan herkesin haberi olmasını sağlayabilirsiniz, bu da bizi çok sevindirir!

Paylaş!

 

Copyright © 2010 Gök Günce | Blogger Templates by Splashy Templates | Free PSD Design by Amuki