Einstein genel görelilik teorisinde, evrendeki yıldız çarpışmaları, beyaz cüce, nötron yıldızı ya da karadelik oluşumu gibi güçlü kütle çekim etkileşmeleri sonucunda etrafa kütle çekim dalgaları yayıldığını ortaya koymuştu (Kütle çekim dalgalarına dair yazdığım eski bir açıklayıcı yazı için tıklayınız). Bu dalgaların büyüklüklerinin çok çok küçük olması nedeniyle günümüze kadar herhangi bir yolla tespit edilmeleri mümkün olmadı. LIGO ve VIRGO gibi interferometre yöntemi ile bu dalgaları arayan deneylerin yanında son zamanlarda yıldızları ve yapılarındaki titreşimlerinin de bu amaçla kullanılabileceği tartışılmaya başlandı. Boğaziçi Üniversitesi'nden İbrahim Semiz ve Kazım Çamlıbel, arXiv'e ekledikleri son makalelerinde ise bir adım ileri giderek Güneş ve Jüpiter'i parçacık fiziği dedektörlerindeki 'coincidence dedector'(rastlaşma dedektörü) olarak bir arada kullanıp kütleçekim dalgalarının tespit edilebileceğini savunuyorlar.
Araştırmacılar, Güneş Sistemi'nin bu iki üyesinin yapılarındaki sismik aktivitelerle ortaya çıkan titreşim modlarındaki gözlenebilecek eş zamanlı-ilişkili(correlated) bir sinyalin kütle çekim dalgalarını ortaya çıkarmaya yarayabileceğini savunuyorlar. Makalenin sonunda, yakın zamanda böyle bir olası sinyal aldıklarını belirten SYMPA deneyini işaret ederek, belki de bunun çoktan elde edildiğini iddia ediyorlar.
Semiz ve Çamlıbel'in makaleleri üzerine New Scientist'te yayınlanan kısa bir yorum yazısına şu bağlantıdan erişebilirsiniz: The sun and Jupiter could reveal space-time ripples
Orijinal makalenin bağlantısı: http://arxiv.org/pdf/1412.0992v1.pdf
Güneş ve yıldız sismolojisi ve kütle çekim dalgalarının bu yolla tespiti üzerine yakın zamanda yayınlanmış güzel bir review için: http://arxiv.org/pdf/1405.0292v2.pdf
0 yorum:
Yorum Gönder